Hem çalışanlar hem de iş verenler yeni yıldan beklentilerini belirlerken, 2023’te iş yaşamını etkileyecek trendler de şekilleniyor.
Allwork.Space’in İK uzmanlarıyla birlikte hazırladığı 2023 İşin Geleceği Tahminleri raporuna göre; yeni yılda da iş verenler, çalışanlarının iş yapış biçimleri konusunda sıkı davranıp onları ofislere döndürmeye çalışacak. Ofise dönenler, eski iş-yaşam dengesi problemlerine alışmakta zorlanacak. İşin geleceğinde, çalışanların wellness ve sağlıkla ilgili beklentileri ön planda olmaya devam edecek.
İşte 2023’te iş-yaşam dengesini etkileyecek 5 ana trend:
1- İş verenler, uzaktan çalışma modellerini alt üst ederek çalışanlarını ofislere döndürme girişimlerini sürdürecek. Resume Builders’ın son anketine göre, 10 şirketten 9’u çalışanlarının 2023’te ofiste bulunmasını istiyor.
2- Çalışanlar, iş verenlerinin değerlerinin kendi değerleriyle uyumlu olmasını isteyecek. Şirket kültürü, eşitlik, sosyal etki ve sürdürülebilirlik yaklaşımı; özellikle dünyada bir fark yaratmaya hevesli genç adaylar için önemli olmaya devam edecek.
3. Sessiz istifa trendi uzun süreli bir eğilime dönüşebilir. İşten ayrılmayıp, hiçbir beklenti ve amacı olmadan minimumda çalışan ‘sessiz istifacılar’ gündemde olmaya devam edecek. İşlerine karşı ilgi ve heveslerini kaybeden Z ve Y kuşaklarının sessiz istifaya daha yatkın olduğu, uzaktan çalışanlarda da ofistekilere göre daha yüksek oranda sessiz istifacı bulunduğu söyleniyor.
4. Uzaktan, hibrit ve ofiste çalışma kombinasyonu, artık ‘yeni normal’i oluşturuyor. İş verenlerin de katılıma daha çok odaklanması gerekecek. Çalışanlar, esneklik ve fırsat eşitliğinin yanı sıra bir amaca hizmet etmek de istiyor. İşin geleceği bu çerçevede şekillenirken, yeteneği elde tutma konusunda yeni zorluklar baş gösterecek.
5. Çalışan sağlığında odak noktası daha çok iyilik, esenlik ve refah (wellbeing) olacak. Kişiselleştirilmiş wellbeing faydalarına duyulan ihtiyaç artarken, işin geleceğinde herkes iyiliği farklı şekillerde tanımlayacak. Yalnızlık, tükenmişlik, anksiyete, stres gibi kavramların toplamında zihinsel sağlık konusu gündemden düşmeyecek. Şirketler, ‘zihinsel fitness’ günleri ya da wellness aktiviteleri gibi organizasyonlarla çalışanlarına nefes aldırmak ve iş-yaşam dengesini iyileştirmek zorunda kalacak.